Maçka Parkı'ndaki İnönü heykelinin, Sultan Abdulaziz'in mirası Aziziye Camii üzerine inşa edildiği ortaya çıktı. Heykelin etrafına İBB tarafından koruma yapılmış, 1 Nisan'da Ekrem İmamoğlu tarafından açılışı gerçekleştirilmişti
İstanbul Beşiktaş'taki İsmet İnönü Parkı'nda yer alan İnönü heykelinin, temeli Sultan Abdulaziz tarafından atılan tarihi Aziziye Camii inşaatı arazisinin tam üstüne konulduğu ortaya çıktı. Cami inşaatının, 1940'ta İsmet İnönü'nün emriyle yıkıldığı, yerine park ve ev yapıldığı belgelendi.1982'de açılışı yapılan ve cami arazisinin üzerine dikilen heykel ise, geçtiğimiz yıl İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından koruma altına alınırken, etrafına seyir platformu yapılmasına karar verildi. Platformun açılışı geçtiğimiz nisan ayında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından yapıldı. Platformun ilk aşamada çember şeklinde, ziyaretçilerin heykelin etrafında dolaşacakları bir biçimde tasarlandığı, ancak bunun İstanbul Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından reddedildiği belirtildi. Bununla birlikte şu anki platformun da İBB tarafından izinsiz yapıldığı kaydedildi.
Heykelin etrafında başka ilginç detaylar da bulunuyor. İBB'nin yaptırdığı bir panoda, İsmet İnönü'nün güya "dini hassasiyetlere" sahip olduğuna vurgu yapılıyor. Vakıf malı olan araziyi şaibeli yollarla kendi zimmetine geçiren ve sonrasında da cami temelini yıkarak üzerine park yaptıran İnönü'nün nasıl bir dini hassasiyete sahip olduğu ise merak ediliyor.
KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA KURULU'NDAN İLGİNÇ KARAR: HEYKEL KALSIN, CAMİ TAŞINSIN
İstanbul Çevre ve Tarihi Eserleri Koruma Derneği, geçtiğimiz yıl İnönü heykelinin taşınması ve caminin yeniden imar edilmesi için Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı İstanbul Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu'na başvurdu. Ancak kurul, Aziziye Camii'nin "korunması gerekli kültür varlığı" olarak tescil edilmesi kararı vermesine rağmen, aynı zamanda İnönü heykelinin de korunmasına karar verdi. Yapılan itiraz sonucu kurul, heykelin yerinde kalmasına, cami içinse uygun bir arazi bulunması seçeneğinin değerlendirilmesine karar verdi. Tarihi Eserleri Koruma Derneği, CHP'nin tek partili dönemde şaibeli bir şekilde hazineye kattığı ve sonraki süreçte belediyeye bedelsiz devrettiği arazinin vakıf malı olduğunu, bu nedenle heykelin korunup, cami için farklı bir alan bakılmasını kabul edilemez buluyor. Dernek, kararın yeniden gözden geçirilip, heykelin başka bir alana taşınması ve arazinin asıl sahibi olan Aziziye Camii'nin yeniden ihya edilmesi için çalışmaların başlatılması gerektiğini aktarıyor.
SULTAN ABDULAZİZ'İN VEFATI NEDENİYLE İNŞAATI DURDU
İstanbul'da Dolmabahçe Sarayı, Saat Kulesi ve Bezmi Alem Valide Sultan Cami Koruma Alanında bulunan Aziziye Camii'nin temeli, 1874'te Sultan Abdulaziz tarafından atıldı. İstanbul'un son selatin camisi olması planlanan Aziziye Camii'ni, dönemin ünlü mimar ve müteahhit ailesi Balyanlar projelendirdi ve araziye bir şantiye binası kurarak inşaatı yönetti.
Büke Uras tarafından hazırlanan arşivde, caminin iç ve dış mimarisini gösteren planlardan biri görülüyor
Dolmabahçe Sarayının arkasından Boğazdan görünecek dört minareli ve oldukça geniş bir alana yayılan, temeli için düz bir alanın oluşturulduğu inşaat, Sultan Abdulaziz'in vefatı nedeniyle durdu.
Ermeni Balyanlar ailesi, camiyi dört farklı şekilde tasarladı. Bir minareden, dört minareliye kadar dört farklı şekilde, Sultana sunuldu.
CAMİNİN ÜZERİNE GAZİNO YAPTILAR
50 yıl boyunca yapımı tamamlanmayan ve kullanılmaz halde olan cami arazisi, 1923 yılından itibaren farklı şahıslara kiralandı ve bir köşesine gazino inşa edildi. Mevki, halk arasında "Taşlık Gazinosu" olarak anılmaya başlandı.
Aziziye Camii'nin temelleri, yıkılmadan önce
BELEDİYEYE DEVREDİLDİ, YANINA İSMET İNÖNÜ'NÜN EVİ YAPILDI
Camii ve müştemilatının yapılması planlanan alanın bitişiğine 1940'ta İsmet İnönü ve müsteşarı Kemal Gedeleç'in evleri inşa edildi. 1948'de arazinin, dönemin cumhurbaşkanı İsmet İnönü'nün imzasıyla belediyeye parasız olarak devredilmesi istendi. Ardından, caminin temellerinin olduğu alan İnönü parkı yapıldı.
1937 ve 1950 yıllarında çekilen bu iki fotoğraf, Aziziye Camii'nin temelinin yıkılarak, üzerine nasıl park yapıldığını gösteriyor. Havadan çekilen fotoğraflarda, İnönü'ün el koyduğu cami arsasına yaptırdığı ev de görülüyor.
MİLLETVEKİLİ SİNAN TEKELİOĞLU'NUN MÜCADELESİ
1950'de Seyhan Milletvekilliği yapan Sinan Tekelioğlu, meclise sunduğu önergede, vakfa ait olduğu söylenen arazinin hangi suretle ve ne şekilde şimdiki sahiplerine devredildiğini sordu. 20/11/1950 tarihli meclis tutanağında, dönemin İçişleri Bakanı Rükneddin Nasuhioğlu'nun verdiği cevabın doğru olmadığını söyleyen Tekelioğlu'nun kullandığı şu ifadeler, verdiği mücadeleyi anlatması açısından önem arz ediyor:
"Sayın arkadaşlar; görüyorsunuz ya tek partinin bu memlekete açtığı ıstıraplar ne kadar büyüktür. Biz her gün, her zaman şuradan buradan aldığımız malumatla hükümetimizi tenvir ederek milletimize vurulan darbeleri, ıstırapları tehvin etmeye çalışıyoruz. Hükümetin de bizimle beraber, milletle beraber olacağından zerre kadar şüphemiz yoktur"
Tekelioğlu'nun cami arazisi için mücadele verdiği bu süreçte, dönemin başbakanı merhum Adnan Menderes de İnönü heykelinin Gezi Parkı'na dikilmesine karşı çıkmış ve bu girişimi engellemişti.
Aziziye Camii inşaatını gösteren 1874 tarihli fotoğraf
İNÖNÜ HEYKELİ, LOZAN ANTLAŞMASININ YILDÖNÜMÜNDE DİKİLDİ
Cami arazisi 1982'ye kadar bu şekilde kaldı. Uzun yıllar depolarda tutulan İnönü heykelinin dikilmesi için dönemin Belediye Başkanı ve aynı zamanda sıkıyönetim komutanı olan Orgeneral İ. Hakkı Akansel tarafından girişimler başlatıldı. O dönem oluşturulan kurulun önerdiği alanlardan (Dolmabahçe Parkı rampası, Kabataş, Taşlık Parkı seçeneklerinden) çoğunluğun kararıyla İnönü'nün evi önündeki Taşlık Parkı (Aziziye Camii arazisinin olduğu park) seçildi.
1974 Hürriyet gazetesi: İnönü'nün heykelini parçalanmış ve başsız olarak bulduk
Heykel, Lozan Antlaşması'nın 59. yıl dönümü olan 24 Temmuz 1982'de törenle açıldı. Heykel, cami inşaatının tam orta kısmına denk getirildi.
Heykel ve park, o zamandan günümüzde kadar Aziziye Camii inşaatının üzerinde durdu.
İnönü'nün 'dini hassasiyetini' öne süren bu pankartın, İnönü'nün cami yıktırıp ev yaptığı arazinin hemen yanında olması, yaşanan çelişkiyi gözler önüne seriyor.
Osmanlı mirası olan tarihi Aziziye Camii'nin yıkılarak yerine park ve ev yapılması, bununla da kalınmayıp görev yaptığı dönemde birçok caminin yıkım emrini veren İsmet İnönü'nün heykelinin cami arazisinin tam üstüne dikilmesi kabul edilemez bir durum. Buna binaen, Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu'nun kararını yeniden gözden geçirerek, Aziziye Camii'ni hak ettiği konuma kavuşturması elzem bir konu.
Kaynak:Haber 7
Yorum Yazın