Engin Altay, TÜİK'e Manevi Tazminat Ödemeye Mahkûm Edildi!

CHP’li Engin Altay, TÜİK’e Yönelik Eleştirileri Nedeniyle Tazminata Mahkum Edildi

CHP İstanbul Milletvekili Engin Altay, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) hakkında TBMM’de düzenlediği basın toplantısında yaptığı eleştiriler nedeniyle açılan hakaret davasını kaybetti. Mahkeme, Altay’ın itirazını reddederek, 10 bin TL manevi tazminat ödemesine karar verdi. Karara tepki gösteren Altay, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “TÜİK dava açtı, tazminat kazandı, işin ilginci mahkeme dokunulmazlık kavramından bihaber. Benden aldığı paralara TÜİK yöneticileri etik ve liyakat eğitimi alsın, paraları yetmezse ben öderim” ifadelerini kullandı.  

Engin Altay, 3 Kasım 2022’de TBMM’de düzenlediği basın toplantısında TÜİK’i sert bir dille eleştirmişti. Engin Altay, “Enflasyonun gerçeğini açıklamazsan, memurun, işçinin, emeklinin sofrasından ekmek çalmış olursun, hırsızlık yapmış olursun” şeklinde konuşmuştu. Bu açıklamaların ardından TÜİK, Altay hakkında hakaret iddiasıyla manevi tazminat davası açtı. Ankara 41. Asliye Hukuk Mahkemesi, Altay’ın sözlerinin eleştiri sınırlarını aştığını ve TÜİK’in kişilik haklarını ihlal ettiğini belirterek, 10 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti.  

Hem TÜİK hem de Engin Altay, mahkemenin kararına itiraz etti. Ancak Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi, ilk derece mahkemesinin kararını onaylayarak her iki tarafın da itirazlarını reddetti. Bu kararla birlikte Engin Altay, toplamda 26 bin 27 TL ödeme yapmak zorunda kalacak. Bu tutar, 10 bin TL manevi tazminatın yanı sıra, 3 bin 248 TL faiz, 816,40 TL yargılama gideri, 226 TL yargılama gideri faizi, 9 bin 200 TL karşı vekalet ücreti ve 2 bin 537 TL karşı vekalet ücreti faizini içeriyor.  

Kararın ardından sosyal medya üzerinden Engin Altay, “TBMM Genel Kurulu’nda TÜİK, memurun ve emeklinin sofrasından enflasyonu yanlış ve kasıtlı şekilde düşük göstererek rızık çalmıştır. TÜİK dava açtı, tazminat kazandı, ama mahkeme dokunulmazlık kavramından bihaber. Benden aldığı paralara TÜİK yöneticileri etik ve liyakat eğitimi alsın, paraları yetmezse ben öderim”  diyerek açıklama yaptı.

Bu dava, milletvekillerinin görevleri sırasında yaptıkları eleştirilerin hukuki sonuçlarına dair tartışmaları yeniden gündeme getirdi. Altay’ın dokunulmazlık kavramına vurgu yapması, yargı sürecinin milletvekillerinin ifade özgürlüğü üzerindeki etkilerini sorgulayan bir boyut kazandırdı. TÜİK’in verilerine yönelik eleştiriler ise enflasyon hesaplamaları ve resmi istatistiklerin güvenilirliği konusundaki tartışmaları canlı tutmaya devam ediyor.  

Engin Altay’ın karara yönelik tepkisi ve yaptığı açıklamalar, siyasi ve hukuki sürecin nasıl ilerleyeceği konusunda merak uyandırırken, TÜİK’in verilerine yönelik eleştirilerin devam edip etmeyeceği de kamuoyunun gündeminde yer almaktadır.

Kaynak: Haber.com